Geçen hafta yağan yağmurlar barajlarımızı doldurmuş mudur?
Gelin hep beraber bunu inceleyelim.
İski’nin verilerine göre pek dolmuşa benzemiyor.
Bu yuzden sizlere yeşil bina yağmur suyu hasadından bahsetmek istiyorum.
Yeşil binalar, çevre dostu ve sürdürülebilirlik ilkesine dayanan yapılar olarak karşımıza çıkıyor. Bu binalar, enerji tasarrufu sağlamanın yanı sıra, doğal kaynakları korumak ve yenilenebilir enerji kullanımını teşvik etmek amacıyla tasarlanmıştır.
Yağmur hasadı, yeşil binalarda kullanılan önemli bir yoldur. Bu sistem, yağmur suyunun toplanarak depolanmasını ve daha sonra kullanılmasını sağlar. Bu sayede, su kaynaklarının israf edilmesi engellenir ve bina içerisindeki su kullanımı daha verimli hale gelir.
Yeşil binalarda yağmur hasadının avantajlarından biri, su faturalarında önemli bir tasarruf sağlamasıdır. Yağmur suyu, bina içerisindeki tuvaletlerin ve bahçe sulama sistemlerinin su ihtiyacını karşılamak için kullanılabilir. Bu da su faturalarının azalmasına ve işletme maliyetlerinin düşmesine yardımcı olur.
Ayrıca, yağmur hasadı sistemi çevresel etkileri de azaltır. Yağmur suyu toplandığında, kanalizasyon sistemine gitmez ve yer altı su kaynaklarına sızarak doğal döngüye geri döner. Ani yağan yağmurların sele dönüşmemesini sağlar.
Yeşil binalarda yağmur hasadı, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmamıza yardımcı olurken, çevreye duyarlı bir yaklaşım sergilememizi sağlar. Bu uygulama, enerji ve su kaynaklarının verimli bir şekilde kullanılmasını teşvik ederken, işletme maliyetlerini düşürür.
Yukarda bahsettiğim gibi yağmur hasadı hem yağmur suyunu depolayıp kullanmamızı sağlar hem de sel oluşumunun önüne geçmek için rol oynar.
Bu yuzden tasarladığımız konutların yeşil konut olmasına özen gösterin. En azından yağmur suyunu depolayan binalar tasarlayalım.
Comments